Çok istersin bir şeyler yapmak, ataletinden sıyrılmak, kendi çizdiğin hayat çizgini tek düzelikten kurtarmak ve hayal ettiğini gerçekleştirmek; ama yapamazsın ya bazen...
İşte öyle bir anda, mutsuzluğa ve umutsuzluğa sürüklenirken ben, hayatımda ilk kez sevdiklerimin yara bandı olma görevimi askıya alıp kendi yaralarıma odaklanmışken, yoruldum derken, senseim acımasız gerçeği vurmuştu yüzüme:
-Yeterince istemiyorsun, demişti. Gerçekten istesen, yaparsın. Kendinden başka engelin yok.
İlk tepki olarak kontratağa geçtim tabi bu "beylik" laflar karşısında. Sorumluluklarım vardı hem kolay mıydı öyle hop diye zaman lazımdı para lazımdı enerjim yoktu yorgundum... 30. saniyenin sonunda sesim kısılmaya, cılızlaşmaya başladı. Evet, bahaneydi hepsi. Ki zaten saydığım gerekçelerin bana engel olduğu yönündeki hipotezimim çürütülmesi 1, bilemediniz 2 dakika sürdü.